Türk Dünyası
Türkmenistan’da yaşayan Kazak Türkleri yaşanan ekonomik kriz ve oluşan baskı ortamı nedeniyle ülkeden kaçıyor

Yalnızca Mayıs ayında 250’den fazla Kazak kökenli Türk, ata vatanları Kazakistan’a dönerek hayatlarını yeniden kurmak üzere Türkmenistan’ı terk etti.
Çok sayıda göçmen taşıyan bir tren 13 Mayıs akşamı geç saatlerde vardığı Kazakistan’ın güneybatısında bulunan Jañaözen şehrindeki tren istasyonunda göçmen Kazakların yerleşik akrabaları tarafından karşılandı. Tren istasyonunda ailesi tarafından karşılanan Zeyneş adlı yaşlı bir kadın hislerini, “Anavatanıma döndüğüm ve çocuklarımla yeniden bir araya geldiğim için çok heyecanlıyım” sözleriyle anlattı. Zeyneş, Türkmenistan’da kalan diğer akrabaları tarafından gönderildiğini ve akrabalarının sınırın öte yanında kaldığını belirtti.

Bir başka göçmen olan Ajargül ise evini terk ettiği için karmaşık duygular içerisinde olduğunu belirtirken, Kazakistan’da yeni bir hayata başladığı için mutlu olduğunu ancak Türkmenistan’dan ayrılmayı başaramayan birçok akrabası için büyük üzüntü duyduğunu kaydetti. Ajargül “Bir yıldır bu gün için bekliyordum ama akrabalarım gelemediği için gelip gelmemek konusunda emin olamadım” dedi.
13 Mayıs’ta gelen kafileden genç bir Kazak kadını Türkmenistan’da kalan akrabaları için endişeli olduklarını belirterek “Türkmenistan’da çalışabileceğiniz işlerle hayatınızı kazanmanız çok zor, birçok insanın ne işi ne de geliri var. Ücretler çok düşük. Haftalık 20 dolara çalışan birçok insan tanıyorum. Rüşvet vermeksizin bir işe girebilmeniz ise imkansız” dedi. Yurtdışında okuyan Türkmen öğrencileri ülkeye geri dönmek istemediklerini belirten genç kadın, Türkmenistan’da yaşayanlar içerisinde yalnız azınlıkların değil, imkan bulursa herkesin ülkeden ayrılmak istediklerini kaydetti.
Koronavirüs salgını nedeniyle bu geçişler ertelenmiş olsa da 2020 yılı başından bu yana 400’ü aşkın Kazak, iki ülkenin de geçiş için onay vermesi üzerine Kazakistan’a gitmek için başvuru yaptı. 200’e yakın göçmenden oluşan ilk grup Şubat 2021’de Kazakistan’a varırken, onları takip eden ikinci grup 13 Mayıs tarihinde bir tren vasıtasıyla Türkmenistan’dan ayrıldı.
Kazakistan ata vatanlarına dönmek isteyen Kazaklara vatandaşlık vermeyi taahhüt ediyor. 1990’lardan bu yana Çin, Özbekistan ve diğer petrol zengini komşularından 1 milyona yakın Kazak ata vatanları Kazakistan’a döndü. Türkmenistan’dan ayrılan bu göçmenler ise ayrılmalarına neden olarak ülkede mahkum edildikleri derin yoksulluk, düşük çalışma ücretleri ve ülkede özgürlüklerin ciddi anlamda kısıtlanmış olması ve ayrı düştükleri akrabalarıyla yeniden bir araya gelmek istemeleri gibi nedenler öne sürüyor.
Türkmenistan geniş enerji kaynaklarına rağmen, petrol ve doğal gazdan elde edilen gelir halka değil ülkeyi yöneten dar bir azınlığa dağıtıldığı için ülke derin bir yoksullukla boğuşuyor. Artık ülkeden ayrılmış olmalarına rağmen birçok göçmen Türkmen otoriteleri hakkında bir eleştiri yapmak konusunda oldukça çekindiklerini belirtiyor.
Türk Dünyası
Kıbrıs’ta santral arızaları nedeniyle elektrik kesintileri yaşanıyor

Kıb-Tek Yönetim Kurulu eski Asbaşkanı Yusuf Avcıoğlu, Teknecik’te devre dışı kalan üniteleri ve sebepleri açıkladı, UBP-DP-YDP hükümetine yüklendi.
Avcıoğlu’nun açıklaması şöyle:
BEKLENEN OLDU, REZALETE DEVAM !
Teknecikte toplam;
1 Buhar (60 MW) + 2 Dizel (34 MW)
olmak üzere 94 MW devre dışı durumda.
Teknecik Elektrik Santralı Buhar Türbinlerinden birinde meydana gelen arıza sebebiyle ünite durdurulmuştu.
Dizel Ünitelerden birinde ise Krank Mili kırık ve o da aylardır devre dışıydı.
Dizel Ünitelerden bir diğerinde ise tamamlanan Turbo Bakımının ardından, henüz iş teslimi yapılamadığı ve Garanti Süreci başlatılamadığı için devre dışı.
Havanın Kapalı ve Yağmurlu olması sebebiyle Güneş Enerjisi Sistemlerinin üretimleri de minimuma düşmüş durumda.
Güney Kıbrıs’ta ise Dikelya Elektrik Santralinin emisyon limitlerini aşması gerekçesiyle kapatılmasının akabinde, fazla kapasite olmadığı için Güneyden de elektrik alınamıyor.
Hal böyle olunca üretimde kapasite açığı arttı, dolayısıyla kesinti miktarı ve süreleri arttı.
Bugünden itibaren kesinti başlangıcı sabah 11:00’e kadar gelmiş durumda.
2018 yılından beridir yatırım yapılmasına ihtiyaç olduğunu defalarca dile getirmemize rağmen, 5 Bakan 3 parti değişti fakat hiçbir yatırım yapılmadı.
Erhan Arıklı’nın Bakanlığı döneminde ise ihale iptalleri neticesinde bakımlar aksadı.
Sıcak ve Soğuk yedek kapasite ise hiç yok!
Diğer Ünitelerde yaşanacak olası başka arızalarla ise Kapasite Yetersizliğinin, dolayısıyla kesintilerin artması da muhtemeldir.
UBP-DP-YDP menfaat ortaklığı ile başlayan kötü yönetim sebebiyle 2 yıldır ülkede tam anlamıyla bir ORTAÇAĞ REZALETİ yaşanıyor.
Türk Dünyası
Denizli’de M.Ö. 3’üncü yüzyıla ait kaya resimleri bulundu: Türkler 1071’den önce de Anadolu’daydı

Denizli’de araştırmacı Ümit Şıracı, Bekilli ilçesinde 2 ayrı noktada M.Ö. 3’üncü yüzyıla ait olduğu değerlendirilen kaya resimleri buldu. Şıracı, resimlerin Türklerin Anadolu’ya 1071 yılındaki Malazgirt Zaferi’nden önce geldiğini kanıtlayacağını söyledi.

Kaya resimleri ve tamgalarla ilgili araştırmalar yapan Ümit Şıracı, Bekilli ilçesi kırsalında Türklerin Anadolu’ya 1071 yılından çok daha önce yerleştiğini gösteren kaya resimleri tespit etti.

İki ayrı noktada kayalar üzerine kazınmış 33 figür belirlendi. İslamiyet öncesi dönemde şamanlarca kayalara kazınmış oldukları ifade edilen resimlerde Tatar ve Kıpçak tamgalarının yanı sıra Orta Asya’da sıklıkla görülen figürlere rastlandı.

Buluntuların M.Ö. 3’üncü yüzyıldan başlayarak 19’uncu yüzyıla kadar tarihlendiği belirtildi. PAÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan ve PAÜ Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Beyazıt, figürlerin bulunduğu alanda inceleme yaptı.

Denizli’de Türklerin stratejik geçiş noktalarını taradığını belirten Ümit Şıracı, “Burada tamga, kaya resmi, mezar taşı, balbal ve hatta kurganlar var. Bulduklarımızın değerlendirilmesi için üniversiteye bildirdik. Burada bir çalışma yürütüldü. Bunlar, Anadolu Türk tarihinin aydınlatılması için önemli veriler.“

“Buluntular Türklerin Anadolu’ya 1071 yılındaki Malazgirt Zaferi’nden önce geldiğini kanıtlayacaktır. Bu bölgede yoğun şekilde kaya resimleri bulundu. İki alanda tespit ettik. İnanıyorum ki; bu buluntular Anadolu’daki Türk tarihi hakkında yeni bir sayfa açılmasını sağlayacak. Tatar ve Kıpçak tamgaları ile dini motiflere rastladık. İslami dini motiflerin dışında eski Türklerin inançlarını simgeleyen çizimler var. Şaman çizimleri var.”

“Binlerce yıldır Orta Asya’da rastlanılan kaya resimlerinin aynısı var. Bunlar, ortak ritüel dili. Bunları insanlar gelişi güzel kazımıyorlar. Bunları yapanlar; dini önderler, kamlar, şamanlar. Belli ritüellere göre kazınıyor. Güneşin doğduğu tarafa bakan parlak kayalara kazınmışlar” dedi.

Kaya resimlerinin bulunduğu alanda inceleme yaparak bilgi alan Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan araştırma merkezi kuracaklarını söyledi. (DHA)
Çin
BM Yüksek Komiseri Bachelet Uygur Özerk Bölgesi’ni ziyaret edecek

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, gelecek hafta Çin’i ziyaret edecek ve Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ne seyahat edecek.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği düzeyinde 2005’ten beri ilk defa düzenlenecek ve 23 Mayıs’ta başlayacak ziyarette yüksek komiserin sivil toplum kuruluş temsilcileri, iş adamları ve akademisyenlerle bir araya geleceği, bu kapsamda Doğu Türkistan’ın Kaşgar ile Urumçi kentlerini ziyaret edeceği kaydedildi.
Bachelet, yıllardır Pekin yönetiminden bölgeye “kısıtlamasız bir giriş izni” verilmesi çağrısında bulunuyordu. Yüksek Komiserliğe bağlı 5 kişi 25 Nisan’dan beri yüksek komiserin ziyareti için ön hazırlıklarda bulunuyor. Karantinada kalmak zorunda kalan ekip, bu sürecin ardından Kanton ve Sincan bölgelerine gidebilmişti
Yorumlar