Connect with us

Amerika

ABD tam 70 milyon Kızılderiliyi katletti

24 Nisan 2021 – 21:35

70 milyon insanı hiç sıkıntı etmeden, 65 milyon bizonu da sırf Kızılderililer yiyor, yemesin aç kalsın diye öldüren bir inanç sistemi ve gayri medeni devleti, bütün dünyaya kendini demokrasi havarisi diye tanıtırken, kendisine karşı olan her medeni inancı da terörist olarak yaftalıyor….

KATLEDİLEN KIZILDERİLİLER GÖMÜLÜYORLAR

Tarih boyunca kendisine ait olmayan coğrafyalar üzerinde sayısız savaş ve çatışmanın mimarı olan ABD, kendi kanlı tarihini ve soykırımlarını unutmuş gibi görünüyor. Ama tarih unutmuyor. Bu kanlı tarihin sayfalarını açtığımızda, karşımıza ilk olarak Kızılderili katliamı çıkıyor. Kristof Kolomb’un 1492 tarihindeki keşfinden hemen sonra başlayan Kızılderili katliamı, yerli halkın tabi tutulduğu soykırımın adıdır. O tarihten 1886 yılına kadar süren katliamda, 70 milyon Kızılderili ortadan kaldırıldı.

İlk biyolojik silah

Yeni kıta Amerika keşfedildiğinde Avrupa’da başbelası ve her pisliği müsebbibi olarak kabul edilen Yahudiler için yeni bir zorunlu vatan bulunmuş oldu. Amerika Birleşik Devletlerini sürgün olan bu Avrupalı Yahudiler ve Masonlar kurdu. İnandıkları bozulmuş Tevrat’ta Yahudi olmayanların goyim oldukları ve insan olmayıp kır hayvanları seviyesinde oldukları inancı bulununca da ABD’nin resmi devlet politikası bu sapkın inanç ve mantık üzerine kuruldu. Bunun neticesi olarak kıtanın asıl sahibi olan Kızılderililerin soykırıma tabi tutulması da kaçınılmaz olacaktı. Nazi Almanyası’nda Yahudilere karşı uygulandığı iddia edilen soykırımın ve fırınlarda yakıldığı iddia edilen altı milyon Yahudinin ispatları bunca yıl sonra bile meydanda yok ama Amerika’nın asıl sahipleri olan Kızılderililere yapılan tarifsiz çaptan büyük soykırımın sayısı ispatı elde mevcut.

Siyonist Yahudiler tarafından kurulan ve içten içe sinsice yönetilen ABD’nin resmi makamları Kızılderili kellesi başına 5 dolar ödemişti. Devlete ait binaların bodrumları, Kızılderili kafataslarıyla dolmuş taşmıştı. İlk biyolojik silah, Kızılderililer üzerinde uygulanmıştı. Sürgüne gönderilen Kızılderililere yardım olarak dağıtılan battaniyelere çiçek mikrobu bulaştırılarak çok sayıda insanın öldürülmesi sağlanmıştı. Kızılderililerin açlıktan ölmesi için başlıca yiyecekleri olan bizonların toptan ölmesi de, soykırım yöntemlerinden biri olmuştu. Ancak ABD’liler, soykırım için son derece ilginç bir savunma yapıyor: “Sonuna kadar öldürmedikçe soykırım sayılmaz!”

Sığır gibi vurdular

’Yaralı Diz Katliamı’, Lakota Siuları ile Amerikan askerleri arasındaki son büyük çatışma olarak tarihe geçmişti. 29 Kasım 1890’da Birleşik Devletlerin beş yüz kişilik 7. Süvari alayı Minneconjou Lakota yerlilerinin kamp yerlerini çevirmiş ve çıkan çatışmada, Kızılderili şefi Koca Ayak’ın da aralarında bulunduğu 62’si kadın ve çocuk toplam 153 Siu öldürülmüştü. 1890’da Wounded Knee’deki Siu katliamı Kızılderili özgürlüğünün sembolik olarak sonu oldu.

Katliamı yaşayanlardan biri olan Gelincik Louise’nin şu sözleri vahşeti anlatmak için yeterli: “Kaçmaya çalıştık. Ama yaban sığırı gibi bir bir vurdular bizi.

SİU KABİLE ŞEFİ KOCA AYAK

ABD askerleri katletikleri Kızılderelileri açtıkları bir çukura topluca gömdü.


Organlarını kopardılar

Bartolome de Las Casas’ın yazdığı ‘Kızılderili Katliamı’ adlı eser, zulmü şöyle anlatıyor:

Sırf eğlence olsun diye, kadın erkek demeden yerli halkın ellerini, burunlarını ve kulaklarını kesip kopardıklarını ve bunun bölgenin değişik yerlerinde defalarca tekrarlandığını kendi gözlerimle gördüm. Memeden kesilmemiş bebekleri annelerinin göğsünden alarak onları en uzağa fırlatma konusunda birbirleriyle yarıştılar…”

Silahları ilk kez gördüler

Amerika kıtasını keşfettiği iddia edilen Kristof Kolomb’un (ki onun keşfettiğini ilan ettiği tarihte Osmanlı çoktan Amerika kıtasından ve orada yaşayan yerlilerden haberdardır:) seyir günlüğüne göre Kızılderililer, ”Keskin silahları ilk kez gören, kötülüğü tanımayan ve hiç silahı olmayan“ bir ulustu. O tarihlerde dünya nüfusunun 5’te biri Kızılderiliydi. Ancak bugün, soykırımlarla yok denecek seviyeye geldi.

Vahşi hayvanların imha edilmesi gerekiyor

ABD… Kızılderililerin ve kovboyların ülkesi. Amerikan filmlerinde hep “kötü” Kızılderililere karşı savaşan “kahraman” kovboyların ülkesi. Avrupa’dan gelen “beyaz adam” Amerika’da boy gösterdiğinde, bu günkü ABD’nin bulunduğu topraklar üzerinde Kızılderililer kabileler ve aşiretler halinde yaşamlarını sürdürüyordu. Bu sömürgeciler, onların vatanlarını işgal etti, topraklarından sürdü. Beyaz adam Amerika’yı binlerce yıldır üzerinde yaşayan yerli halkın elinden zorla almıştı. Kızılderili soykırımıyla bu günkü Amerika’nın da temelleri atıldı. Kıtanın asıl sahibi olan yerliler, kıtayı atalarından devralmış, fakat bu toprakları çocuklarına miras bırakamamıştı.

Yerlileri kurtlara benzetmişti

Kızılderililere tahammül edemeyen bu zorbalar; onları “halk” olarak bile
görmüyordu. ABD’nin kurucusu ve ilk Başkanı George Washington’un sözleri de tezi doğruluyordu. Washington, yerlileri vahşi kurtlara benzeterek, “Bu vahşi hayvanların (Kızılderilileri kastediyor) tamamen imha edilmesi gerekiyor” diyordu. Sonuçta da öyle oluyordu. ABD’nin bir başka Başkanı Theodore Roosevelt de Washington’dan geri kalmıyordu: “Ben en iyi yerli (Kızılderili) ölü yerlidir demek istemiyorum ama 10’da 9’u öyledir” diye konuşuyordu.

Son savaşçı Geronimo işkence ile öldürüldü

En ünlü Kızılderili şefi Geronimo, halkının daha fazla zarar görmemesi için kendini feda etti

Kendi öz dilinde ’Gokhlayeh’ olarak bilinen ünlü Kızılderili lideri Geronimo, günümüzde Yeni Meksika olarak adlandırılan bölgede 1829 yılında doğmuştu. Şef Mahko’nun torunu olan Geronimo, Apacheler arasında en çok saygı duyulan kesim olan Chiricahua ve aynı zamanda şefi olan Juh isimli kayınbiraderiyle de bağlantılıydı.

Geronomi, bu şefin sözcüsü sıfatıyla ABD yönetimiyle ilişki kurmuştu. Apacheler arasında ise son savaşçıydı. Beyazlara karşı mücadele veren bir kahraman olarak tanınmıştı. O sıralar Amerikalı yerleşimcilerin yanı sıra İspanyollar da bölgeye akın etmeye başlamıştı. Geronimo’nun hayatındaki en kötü anı da bu dönemde gerçekleşti.

APACHE KABİLESİ ŞEFİ GERENİMO

En ünlü Apache şefi 1858 yılında bir gün eve döndüğünde, eşi, annesi ve 3 çocuğunu İspanyollar tarafından öldürülmüş olarak buldu. Bu olaydan sonra Geronimo, beyaz olan herkese karşı nefret duymuş ve elinden geldiği kadar beyaz öldürmeye çalışmıştı. Onun bu intikam ateşi Apacheler arasında bir üne sahip olmasını sağlamıştı.

Arizona ve New Mexico’da yaşayan beyaz yerleşimcilere suratındaki agresif ifadesi ve vücudundaki Apache kanından dolayı hep korku saçacaktı. Geronimo, aslında bir şef değildi; bir şamandı. Apache şeflerinin hepsi, onun görüşlerine saygı duyuyordu. 1870’de yakalanıp San Carlos’a götürüldü. Defalarca kaçmasına rağmen yakalandı. Ancak özgür ruhlu Geronimo, tutsak yaşayamazdı. Yine kaçmayı başardı. 1885’teki bu kaçışından 1894’yılına kadar Geronimo bulunamadı. Bir keresinde 24 adamı ile 5 bin Amerikan süvarisinden kaçan Geronimo Dumanlı Dağlar’a sığınmıştı. Dağları didik didik arayan süvariler ilginçtir ki Geronimo’nun izine bile rastlayamamıştı. Hırsını alamayan askerler, köylere saldırıp kadın ve çocukları öldürmeye başlamışlardı. Bunu duyan Geronimo sonunda dayanamadı ve halkına zarar gelmemesi için teslim oldu. 1909 yılında bir savaş mahkumu olarak Oklahoma’da işkence edilerek öldürüldü. Geronimo’nun sembolik mezarı Fort Sill-Oklahoma bölgesindedir. Apachelere göre Geronimo kutsal topraklar olan Dumanlı Dağlar’dadır.

(Arşiv,13/8/2015)

Devamını okuyun
Yorum yapmak için tıklayınız

Bir yorum yapın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Amerika

ABD’nin borç “şımarıklığı” ciddi maliyet riski taşıyor

11 Mayıs 2023 – 10:32

Yellen: ABD’nin borç “şımarıklığı” ciddi maliyet riski taşıyor

Hazine Bakanı Janet Yellen, Perşembe günü Japonya’daki G7 finans görüşmelerinde, ABD borç tavanının yükseltilmesi konusundaki siyasi çekişmelerin, temerrüt “felaketi” olmasa bile “ciddi ekonomik maliyet” riski taşıdığı uyarısında bulundu.

Saatler önce eski başkan Donald Trump, Cumhuriyetçi yasama organlarını, Demokratların harcama kesintilerini kabul etmemesi halinde limiti kaldırmayı reddederek ABD’nin ilk borç temerrüdünü tetiklemeye çağırdı.

Başkan Joe Biden da, derinleşen anlaşmazlığın kısa süre içinde çözülmemesi halinde, önümüzdeki hafta sonu yapılacak Group of Seven zirvesine bizzat katılmak da dahil olmak üzere Asya gezisini iptal etme tehdidinde bulundu.

Yellen yaptığı bir konuşmada, “Benim ve tüm ekonomistlerin değerlendirmesine göre, ABD’nin yükümlülüklerini yerine getirememesi ekonomik ve mali bir felakete yol açacaktır,” dedi.

Niigata kentinde maliye bakanları ve merkez bankası başkanlarının üç gün sürecek toplantısı başlarken Yellen, “Temerrüt dışında, borç limiti üzerindeki çekişmeler de ciddi ekonomik maliyetler getirebilir” diye ekledi.

Borç tavanı olarak adlandırılan ve halihazırda tahakkuk etmiş faturaların ödenmesi için hükümetin borçlanmasına getirilen sınırın kaldırılması genellikle rutin bir işlemdir.

Ancak 2022’de Temsilciler Meclisi’nin kontrolünü ele geçiren bütçe yanlısı Cumhuriyetçiler, mevcut 31,4 trilyon dolarlık limiti yalnızca harcamaların kısıtlanması halinde yükseltme sözü verdiler.

Geçtiğimiz hafta Yellen, ABD’nin mali yükümlülüklerini yerine getirecek parasının 1 Haziran gibi erken bir tarihte tükenebileceği uyarısında bulundu.

Perşembe günü ise 2011 yılında ABD’nin çok sevilen AAA borç notunu kaybetmesiyle sonuçlanan benzer bir çıkmazı hatırlattı.

Yellen, “Kendi kendimize bir kriz yaratmak için iyi bir neden yok” dedi.

“ABD Kongresi 1960’tan bu yana borç limitini neredeyse 80 kez yükseltti ya da askıya aldı. Bunu bir kez daha yapmak için hızlı hareket etmeye çağırıyorum.”

Tamamını okuyun

Amerika

ABD’nin askeri denizaltılarının hazin sonu…

31 Ocak 2023 – 10:57


ABD’de kuru havuzların kapatılması nedeniyle denizaltı sorunları ortaya çıkarken yeni AUKUS endişeleri

ABD Donanması’nın Batı Yakası’ndaki dört kuru havuzda denizaltı onarım çalışmalarını aniden askıya alması, Avustralya, Birleşik Krallık ve ABD’nin Avustralya’nın nükleer enerjiyle çalışan denizaltılar geliştirmesi için “en uygun yolu” açıklamasından birkaç hafta önce AUKUS anlaşmasına ilişkin yeni endişelere yol açtı.

Donanma hafta sonu Washington eyaletinin Seattle şehri yakınlarındaki Puget Sound Donanma Tersanesi’nde bulunan üç rıhtımın yanı sıra yakınlardaki Trident Refit Tesisi’nde bulunan dördüncü bir rıhtımdaki operasyonları “geçici olarak askıya alacağını” duyurdu ve gelecekteki olası depremlerle başa çıkabilmek için bu rıhtımların güçlendirilmesi gerektiğini belirtti.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Donanmanın uzun vadeli Tersane Altyapısı Optimizasyon Programı (SIOP) kapsamında kısa süre önce yapılan sismik değerlendirmede, denizaltıların bakıma alınmasıyla eş zamanlı olarak büyük ölçekli bir depremin meydana gelme olasılığına ilişkin potansiyel sorunlar tespit edildi.”

“Bu yeni bilgiler ışığında donanma tersane işgücünün, denizcilerin, yerel halkın, çevrenin ve denizaltıların güvenliğini daha fazla sağlamak için ek tedbirler almaktadır.”

ABD Donanması’nın açıklamasında “potansiyel sorunların” tam olarak ne olduğu, bunların giderilmesi için ne gibi çalışmaların gerektiği ya da olası maliyeti açıklanmıyor.

Donanma Deniz Sistemleri Komutanlığı Komutanı Koramiral Bill Galinis, Donanmanın “bu hafifletmeleri derhal uygulamaya başlayacağını ve kuru havuzlarımızı mümkün olan en kısa sürede güvenli bir şekilde tam kapasiteye döndüreceğini” söyledi ancak operasyonların ne kadar süreyle askıya alınabileceğini söylemedi.

Donanma bu kararın “ülkenin stratejik caydırıcılık kapasitesini ya da filonun genel misyonunu sürdürme kabiliyetini etkilemediğini” vurguladı.

Ancak bu kapanış yine de ABD Donanması’nın nükleer enerjiyle çalışan denizaltıları sahaya sürmesini, bakımını yapmasını ve ardından hizmet dışı bırakmasını zorlaştıracak ve Mart ayındaki AUKUS duyurusu öncesinde ABD sanayi üssünün boğuştuğu kısıtlamalarla ilgili yeni endişelere yol açabilir.

ABD halihazırda kendi donanmasının her yıl iki yeni nükleer enerjili denizaltı inşa etme ihtiyacını karşılamakta zorlanırken, mevcut filosundaki her üç denizaltıdan biri şu anda bakımda veya bakıma girmeyi bekliyor.

Üç AUKUS ülkesi Avustralya için nükleer güçle çalışan denizaltıları nasıl geliştireceklerini henüz ortaya koymamış olsalar da, ABD’nin Avustralya’ya Virginia sınıfı denizaltılar satarak ya da transfer ederek, mevcut altı konvansiyonel güçle çalışan Collins sınıfı denizaltı filosunun aşamalı olarak emekliye ayrılmasıyla ortaya çıkacak “kabiliyet açığını” kapatmasına yardımcı olabileceği yönünde spekülasyonlar yapılmaktadır.

Geçen yılın sonlarında iki üst seviye ABD Senatörü Başkan Joe Biden’a bir mektup yazarak böyle bir adımın atılmasının ABD’nin sanayi üssünü “kırılma noktasına” getirebileceği uyarısında bulunmuş, bunun üzerine Washington’daki iki partili bir grup siyasetçi Avustralya ve AUKUS’un arkasında durarak karşılık vermişti.

Geçen yıl Ağustos ayında üst seviye bir ABD Donanma subayı da fazladan denizaltı inşa etmenin Amerikan tersanelerine sürdürülemez bir yük getirebileceğini söyledi.

Geçtiğimiz günlerde Kongre gözlemcisinin hazırladığı bir rapor da Donanma’nın gelecekteki Columbia sınıfı denizaltı programıyla ilgili sorunlara dikkat çekerek, inşaat zorlukları arasında “temel program anlayışından yoksun” olduğunu tespit etti.

Son gelişme, Dışişleri Bakanı Penny Wong ve Savunma Bakanı Richard Marles’in, AUKUS anlaşması ve yaklaşan nükleer denizaltı duyurusu üzerinde yoğunlaşması muhtemel yıllık görüşmeler için İngiliz mevkidaşlarıyla İngiltere’de bir araya gelmeye hazırlandıkları sırada yaşandı.

Marles daha sonra Mart ayında yapılacak ortak açıklama öncesinde Savunma Bakanı Lloyd Austin ile üst düzey görüşmelerde bulunmak üzere Amerika Birleşik Devletleri’ne gidecek.

Eski Senatör ve denizaltıcı Rex Patrick ABC’ye verdiği demeçte, ABD Donanması’nın Batı Yakası kuru havuzlarındaki faaliyetleri askıya alma kararının, ABD sisteminin karşı karşıya olduğu sıkıntıları ve Avustralya’nın nükleer enerjiyle çalışan denizaltılar inşa etme konusundaki iddialı girişiminin doğasında bulunan büyük riskleri vurguladığını söyledi.

“ABD Donanması, denizaltı inşa kapasitesinin ABD Donanması’nın talebini karşılayamadığı gerçeğini gizlemedi. Bu haber işleri daha da kötüleştiriyor” dedi.

“ABD Kongre üyeleri ve Avustralyalı milletvekilleri ne kadar konuşurlarsa konuşsunlar, sözleri ABD ve Avustralya denizaltı inşa tersanelerinde artan riskleri değiştirmeyecektir.”

Tamamını okuyun

Amerika

Mali kriz nedeniyle ABD’de işten çıkarma dalgası büyüyor

28 Ocak 2023 – 19:07

İşten çıkarma dalgası yayılıyor

Küresel ekonominin yavaşlamasıyla, Amazon, Google ve Microsoft gibi şirketlerinde aralarında bulunduğu şirketlerden ardı ardına işten çıkarma açıklamaları gelirken, bu dalgaya otomotiv sektöründen Ford ve kimya sektöründen Dow da katıldı.

Yüksek enflasyon ve artan faiz oranları küresel ekonomiyi yavaşlatırken, maliyetlerini azaltmak amacıyla işten çıkarma yönünde açıklama yapan büyük teknoloji şirketleri ve Wall Street titanları arasına finans, gayrimenkul, medya, telekom otomotiv ve kimya sektöründen firmalar da ekleniyor.

Teknoloji sektöründeki işten çıkarmaları takip eden Layoffs.fyi sitesinin verilerine göre teknoloji şirketleri, 2022’de yaklaşık 200 bin çalışanının işine son verirken, 2023’in başından beri 210 teknoloji şirketi 67 bin 268 kişinin işini sonlandırdı.

​​​​​​​Resesyon endişeleri ve yüksek enflasyon nedeniyle işten çıkarmalar, küresel bir sorun haline geliyor.

Kovid-19 salgınıyla başlayan küresel ekonomideki gerileme henüz etkisini kaybetmemişken, enflasyon endişeleri, yükselen faizler, yüksek enerji fiyatları ve jeopolitik sorunlar şirketlerin üretimlerinde ve piyasalarda dalgalanmaya neden oluyor.

Salgınla birlikte e-ticaret harcamalarındaki yükseliş nedeniyle iş alımlarını artıran teknoloji firmaları, salgının ardından hızlı ekonomik toparlanmayla yüksek enflasyon ve artan faiz oranlarıyla karşı karşıya kalıyor.

Bazı şirketler salgınıN başlarında ürünlerine yönelik talep artışını karşılayacak kadar çalışan bulmakta zorlanırken, bugün ise alışılmışın dışında yüksek enflasyon, tüketicilerin harcamaya devam etme kabiliyetini aşındırıyor. Bu da şirketlerin satışlarında düşüşlere yol açıyor.

Faiz oranlarındaki hızlı artışlar zayıf tüketici talebi ile birleşince Amazon, Meta ve Google gibi şirketler ve büyük yatırım bankalarını işgücünü azaltmaya zorluyor.

Bunların yanında, başta yapay zeka olmak üzere yeni teknolojilerin birçok işlerde kullanılmasıyla bazı pozisyonlara ihtiyaç ortadan kalkarken, bu da şirketlerin çalışan sayısında azaltmaya gitmesine sebep oluyor.

Küresel ekonomik belirsizliğin yaşandığı ortamda şirketler, karlarındaki düşüşler ve azalan nakit rezervleriyle mücadele ederken, maliyetlerini düşürmeye yönelik adımlar atmak zorunda kalıyor.

Rusya-Ukrayna savaşı ile tırmanan enerji krizi ise küresel ekonomiyi yavaşlatırken, özellikle ABD, Avrupa ve Asya’da pek çok şirket, yeni işe alımlara ara verdiğini veya çalışan sayısını azaltacağını açıklamaya devam ediyor.

Teknoloji şirketleri işten çıkarmalara devam ediyor

Amazon, Meta ve Twitter geçen yıl birkaç bin çalışanını işten çıkarırken, diğer teknoloji şirketlerinin de istihdamı azaltmaya çalışması dikkati çekiyor.

Telekom, elektronik ve yazılım geliştirme alanlarındaki şirketler tarafından açıklanan veya onaylanan işten çıkarmaların kaydını tutan bir danışmanlık şirketi olan Challenger, Gray & Christmas’ın bu ay yayımladığı rapora göre, ABD’de işten çıkarma duyuruları, geçen yıl aralıkta bir yıl öncesine kıyasla yüzde 129 yükselerek 44 bine yaklaştı.

Geçen yıl genelindeyse işten çıkarma açıklamaları 2021’e göre yüzde 13 artışla yaklaşık 364 bine çıktı.

İşten çıkarma duyurularının büyük bir kısmı teknoloji şirketlerinden gelirken bu sektördeki şirketlerden 2022’de bir önceki yıla göre yüzde 649 artışla 97 binden fazla kişinin işten çıkarılacağı bildirimi yapıldı.

Otomotiv endüstrisi, geçen yıl 30 bin 912 kişiyle en çok işten çıkarma açıklayan ikinci sektör oldu. Sağlık sektörü şirketleri ise aynı dönemde 30 bin 626 kişilik işten çıkarma duyurusu yaptı.

Yaklaşık 70 bin kişilik işten çıkarma planı açıklandı

İşten çıkarma dalgasına bu yıl hızla yenileri eklenirken, teknoloji sektöründeki işten çıkarmaları takip eden Layoffs.fyi sitesinin verilerine göre teknoloji şirketleri tarafından sadece 2023’te 67 binden fazla iş gücü azaltımı bildirildi.

Geçen yıl 10 bin kişiyi işten çıkaracağını duyuran Amazon, bu yıl başında daha önce açıkladıkları dahil toplam 18 binden fazla kişiyi işten çıkarmayı planladıklarını açıkladı.

Amazon, işlerine son verilecek kişilerin çoğunluğunun mağazalar ve kişiler, deneyim ve teknoloji (PXT) gruplarında gerçekleşeceğini duyurdu.

Amerikan bulut tabanlı yazılım şirketi Salesforce, iş gücünü yüzde 10 azaltma kararı aldığını duyurdu. Bu oran yaklaşık 8 bin kişiye denk gelirken, işten çıkarmaların şirketin maliyetlerinde 1,4 – 2,1 milyar dolar düşüş sağlamasının beklendiği kaydedildi.

Kripto para borsası Coinbase, 950 kişiyi daha işten çıkarmayı planladığını bildirdi.

Crypto.com ise devam eden “ters rüzgarlar” ve öngörülemeyen küresel ekonomik koşullar nedeniyle iş gücünü yüzde 20 azaltacağını belirtti.

ABD’li teknoloji şirketlerinden Microsoft da yılın üçüncü çeyreğinin sonuna kadar çalışanlarının yaklaşık yüzde 5’ine denk gelen 10 bin kişiyi işten çıkarma planını açıkladı.

Google, Spotify ve SAP de iş gücünü azaltıyor

Şirketlere fiziksel ve sanal alanlar da dahil olmak üzere ortak çalışma alanı sağlayan bir girişim olan WeWork, 300 çalışanını işten çıkarmayı planladığını duyurdu.

ABD’li teknoloji devi Google’ın ana kuruluşu Alphabet, 12 bin çalışanını işten çıkaracağını açıkladı.

Merkezi İsveç’te bulunan müzik veri akışı ve podcast servisi Spotify, daha fazla verimlilik sağlamak, maliyetleri yönetmek ve karar vermeyi hızlandırmak amacıyla şirketin organizasyonunda yeniden yapılanmaya karar verdi. Şirket bu kapsamda, çalışanlarının yüzde 6’sını işten çıkaracağını duyurdu.

İşten çıkarma dalgası, yatırım bankacılığını artan faiz artışlarıyla yaklaşan resesyon ve gelirlerin düşmesinin ardından vurdu.

Morgan Stanley ve Barclays’de ya çalışanlarını sessizce işten çıkardı ya da gelecek aylarda bunu yapmayı planladıklarını açıkladı.

İsviçreli yatırım bankası Credit Suisse, geçen yıl 2025’e kadar dünya genelinde 9 bin kişiyi işten çıkaracağını açıkladıktan sonra bu yıl Avrupalı yatırım bankacılarının yüzde 10’dan fazlasını pozisyonuna son vermeyi planlıyor. Bunun da Londra ve Zürih’te yüzlerce iş kaybına neden olması bekleniyor.

ABD’nin en büyük yatırım bankalarından Goldman Sachs’ın bu yıl 3 binden fazla kişiyi işten çıkarma planı yaptığı bildirildi.

Çevrim içi ev eşyaları perakendecisi Wayfair Inc. Ağustos 2022’de, küresel işgücünün yaklaşık yüzde 5’ini temsil eden 870 kişiyi işten çıkarılacağını duyurmasından sonra yeni bir işten çıkarma turu duyurmaya hazırlandığı iddia ediliyor.

Otomotiv üreticisi Ford’un da elektrikli araçlar için artan batarya maliyetleri ve ABD ile Avrupa ekonomilerinde beklenen resesyonun etkisiyle Almanya’nın Köln şehrindeki fabrikasında 3 bin 200 çalışanını işten çıkaracağı kaydedildi.

Alman şirketi SAP da bu yıl çalışan sayısını azaltacak firmalar arasına katıldı. Şirket, küresel çalışan sayısını yüzde 2,5 azaltacak bir yeniden yapılandırma programı başlatacağını bildirdi.

ABD’li teknoloji şirketi IBM de bazı varlık tasfiyelerinin bir parçası olarak 3 bin 900 kişiyi işten çıkaracağını açıkladı.

ABD merkezli kimya şirketi Dow, bu yıl maliyetlerini azaltmak amacıyla dünya genelinde 2 bin çalışanını işten çıkarmayı planladığını duyurdu.

Financial Times’in haberine göre, Vodafone Group çoğu Londra’daki genel merkezinde bulunan birkaç yüz kişiyi işten çıkarmayı planlıyor.

News Corp’a ait Wall Street Journal, Barron’s ve MarketWatch finans, haber kuruluşlarını yer aldığı Dow Jones, yeniden yapılanmaya giderek daha fazla büyümek için bazı çalışanlarını işten çıkarmayı değerlendiriyor.

Geçen yıl da işten çıkarma duyuruları gelmişti

Geçen yıl Meta, Twitter, Cisco, Philips gibi teknoloji devleri de işten çıkarma açıklamaları yapmıştı.

Meta’dan kasım ayında yapılan açıklamada, iş gücünde yüzde 13 azaltmaya gitme ve 11 binden fazla çalışanın işine son verme kararı bildirilmişti. Twitter’da ise 3 bin 700’den fazla kişini işine son verilmişti.

Cisco ve Philips de yaklaşık 4 biner kişiyi işten çıkarma planlarını açıklamıştı.

ABD’de Netflix, Robinhood, Snap, Shopify, Peloton ve Calm gibi şirketler de daha önce personel sayısını azaltma yoluna gideceklerini duyurmuştu.

Netflix 450 çalışanının işine son verirken, Peloton 800’den fazla kişinin işten çıkarılacağını, Robinhood çalışan sayısını yüzde 23, Snapchat yüzde 20, Shopify yüzde 10, Cameo yüzde 25 ve Calm yüzde 20 azaltacağını duyurmuştu.

Tamamını okuyun
Advertisement
Amerika3 hafta önce

ABD’nin borç “şımarıklığı” ciddi maliyet riski taşıyor

Gündem3 ay önce

Süleymancılara ait Fazilet Yapı davasında Melih Gökçek de müdahil

Türkiye3 ay önce

Yeşilay da AKPKK’nin çiftliğine dönmüş

Gündem4 ay önce

Tolgahan Demirbaş, cinayetten dokuz ay önce Sinan Ateş’in peşine düşmüş

Avrupa4 ay önce

İtalya’da 418 sübyancı rahip tespit edildi

Amerika4 ay önce

ABD’nin askeri denizaltılarının hazin sonu…

İngiltere4 ay önce

İngiliz halkı fişlendi

Amerika4 ay önce

Mali kriz nedeniyle ABD’de işten çıkarma dalgası büyüyor

İngiltere4 ay önce

İngiltere’de bazı çocuk bakım evlerinde çocuklar dövüldü ve dışarıda bırakıldı

Amerika4 ay önce

Kanada ‘kültürel soykırım’ nedeniyle 2.8 milyar dolar ödeyecek

Asya5 ay önce

Japonya’dan G7 liderlerine uyarı: Tayvan sıradaki Ukrayna olabilir

Genel5 ay önce

Emekli amirali ‘sıkarız kafasına’ diye tehdit etmişti: Savcının bulamadığı Çelik, Bahçeli’nin yanında çıktı

Amerika5 ay önce

Ders vermeden 900 bin dolar kazandı

Türk Dünyası5 ay önce

Kıbrıs’ta santral arızaları nedeniyle elektrik kesintileri yaşanıyor

Türkiye5 ay önce

ÇAYKUR, borcu borçla kapatmaya çalışıyor

Amerika6 ay önce

Elon Musk Trump’ın hesabının askıya alınma sürecini de ifşa etti

Genel6 ay önce

İsmailağa Cemaatinde yaşanan cinsi sapıklığın skandal ses kayıtları

İngiltere6 ay önce

İngiltere’de grev dalgası genişliyor

Çin6 ay önce

İtalya’da Çin’in kurduğu polis karakolları için inceleme başlatıldı

Genel6 ay önce

Batılı devketlere Ankara’da terör saldırısı  uyarısı

İngiltere6 ay önce

İngiltere’de mali kriz nedeniyle iş bırakmaları ve grevler artıyor

İslam6 ay önce

Mus’ab bin Umeyr (r.a.)

Türkiye6 ay önce

Alihan Kuriş ve çetesine dolandırıcılıktan suç duyurusu

Avrupa6 ay önce

Avrupa Uyuşturucu Raporu: Türkiye 2020’de en çok eroinin ele geçirildiği ülke oldu

Latin Amerika6 ay önce

Venezuela’daki yolsuzluk ve kara para araştırmasında Türkiye detayı

Yorumlar

Nübüvvet’in İlk Yılların… için Ali KEMER
Sözde koronavirüs aşılarının k… için Abdurrahman Aydın
Sözde İçişleri Bakanı Süleyman… için Hasan
Marmara Denizi’nin dibi… için Abdurrahman Aydın
Japonya’da yeni bir örde… için Abdurrahman Aydın
Metafizik savaşta bozguna uğra… için Abdurrahman Aydın
Vatandaşa tam kapanma eziyeti… için Abdurrahman Aydın
İngiltere’de aşı yaptıra… için Abdurrahman Aydın
Etna Yanardağı tekrar lav püsk… için Abdurrahman Aydın
Reuters: Büyük Türk bankaları… için Abdurrahman Aydın
İsrail’de Pfizer/BioNTec… için Abdurrahman Aydın
Japonya’da yanardağ patl… için Abdurrahman Aydın
İsrail’de Pfizer-BioNTec… için Abdurrahman Aydın
Endonezya’da kayıp deniz… için Abdurrahman Aydın
Fransa’da askerlerden Macron… için Hasan

Öne Çıkanlar

Copyright © Haber Özel TV sitesi bir Akademi Dergisi - Mehmet Fahri Sertkaya projesidir.