Gündem
Kapanan şirket sayısı martta yüzde 26.5 arttı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Mart ayına ilişkin kurulan ve kapanan şirket istatistiklerini açıkladı.
Buna göre, Mart’ta kurulan şirket sayısı şubat ayına göre yüzde 10.4 artarak 9 bin 856’dan 10 bin 879’a yükseldi. Kapanan şirket sayısı da yüzde 26.5 artarak 973 oldu.
Şubatta kapanan şirket sayısı 769 olarak kayıtlara geçmişti.
Mart’ta kurulan şirket sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 31.5, kapanan şirket sayısı yüzde 27.5 arttı.
Türkiye’de Mart ayında 11 bin 34 şirket ve kooperatif kuruluşu gerçekleştirildi.
Mart’ta bir önceki aya göre kurulan şirket sayısı yüzde 10.4, kooperatif sayısı yüzde 6.9, gerçek kişi ticari işletme sayısı yüzde 16.8 artış gösterdi.
Aynı dönemde kapanan şirket sayısı yüzde 26.5 ve kapanan kooperatif sayısı yüzde 600 artarken, gerçek kişi ticari işletme sayısı yüzde 25.3 azaldı.
Martta geçen yılın aynı ayına göre, kurulan şirket sayısı yüzde 31.5, kooperatif sayısı yüzde 4 ve gerçek kişi ticari işletme sayısı yüzde 12.9 yükseldi.
Bu dönemde kapanan şirket sayısında yüzde 27.5, kapanan gerçek kişi ticari işletme sayısında yüzde 39.7 artış görülürken, kapanan kooperatif sayısı yüzde 27.6 geriledi.
Gündem
Tapeler ortaya çıktı: İşte Emniyet’ten Sarallar sızıntısı

Sarallar’a yapılan operasyona ilişkin kendisine neden bilgi verilmediğini soran Bakan Soylu, İstanbul Emniyet Müdürü Zafer Aktaş’tan “Size her söylediğimizde sızıntı oldu” yanıtını almıştı. Emniyet’in yalanladığı iddialar sonrası ise yeni ayrıntılar ortaya çıktı. İddianamede, zanlıların kendilerine yönelik operasyonlara dair önceden haberdar olabildikleri belirtildi.
Sarallar suç örgütüne yönelik yürütülen operasyonlarla ilgili İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile İstanbul Emniyet Müdürü Zafer Aktaş arasında tartışma iddiaları gündeme bomba gibi düşmüştü. İddialar tartışmalara neden olurken Emniyet yaptığı açıklamayla iddiaları hem yalanlamıştı. Bugün ise Sarallar operasyonuna ilişkin yeni ayrıntılar ortaya çıktı. ‘Sızıntı’ iddiaları bu sefer iddianamedeki tapelere yansıdı. Emniyet’ten Hürriyet’ten Musa Kesler’in haberine göre, Sarallar grubuna yönelik hazırlanan iddianamedeki değerlendirmede, kamu kurumlarından örgüt üyelerine bilgi akışı vardı ve bu bilgilere dayanarak da kendilerine yönelik operasyonlara karşı tedbir alıyorlardı. Örgüt yöneticilerinin bazı telefon konuşmaları da kamu kurumlarından kendilerine bilgi akışı olduğunun delili olarak iddianamede yer aldı.
O konuşmalardan biri grubun yöneticilerinden olduğu belirtilen Ahmet Fazlıoğlu ile Eşref Kemal Saral arasında.
Konuşmada Fazlıoğlu, Saral’ı operasyon yapılacağı konusunda uyarıyor:
E.K.S.: Yapma ya!
A.F.: Bizden 160 kişi alacaklarmış, böyle gelmiş. Böyle bir rakam verilmez yani…
E.K.S.: Dur bir arayayım patronu, Alaattin’i (Saral) bir sorayım. Git derse gideriz şeye.
‘Organize’den haber geliyor anında’
Bir başka kayıtta da arkadaşları gözaltına alınan grup üyelerinin bu konudaki konuşmaları var:
B.Ç.: Hikmet’i aldılar. Çok kişiyi aldılar. Gelip senle görüşmem lazım. Kendine bir yol seçmen lazım.
B.Ç.: (Arka plandakilere hitaben) “Ya saçmalamayın, Organize olsa ben, Organize’den haber geliyor anında ya…” diyor.
‘Ulan isim verme’
İddianameye göre, grubun yönetici ve üyeleri örgüt hiyerarşisinde Alaattin Saral’ın adını kullanmamaya dikkat ediyor, özellikle telefon görüşmelerinde ondan “1 Numara” diye bahsediyor. İddianamede bu konudaki bir telefon görüşmesi de yer aldı:
İsmi Belirlenemeyen Kişi: O zaman Alaattin (Saral) amca ile…
Mithat Saral: Şişt, isim verme
İsmi Belirlenemeyen Kişi: Alaattin amca ile geleceksin.
Ne olmuştu?
T24 yazarı Tolga Şardan’ın ‘Sarallar’ olarak bilinen suç örgütüne yönelik geçen aylarda düzenlenen operasyonun perde arkasını köşesine taşımıştı. Şardan, yazısında Soylu’nun Sarallar Grubu’na yapılan operasyon ve soruşturma sürecinde sessiz kalmasına dikkat çekmişti. Sarallar Grubu’na yönelik yürütülen soruşturmayla ilgili İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya bilgi verilmediği iddiasına yer veren Şardan, Soylu’nun bunun üzerine İstanbul Emniyet Müdürü Zafer Aktaş’a kendisine bilgi verilmemesi nedeniyle eleştiride bulunduğunu öne sürmüştü. Aktaş’ın ise Soylu’ya yanıtında “Size her söylediğimizde sızıntı oldu” dediği iddia edilmişti. İstanbul Emniyet Müdürlüğü ise iddiaları ‘yalan ve iftira’ diyerek yalanlamıştı.
Gündem
Van’da uyuşturucu kullanımında artış: Polis göz yumuyor

Uyuşturucu kullanımındaki artışın dikkat çektiği Van’da, bir anne “Okul kapılarında satılıyor” derken, bağımlılıktan kurtulan bir kişi ise polisin uyuşturucu satışına göz yumduğunu söyledi.
Van’da son yıllarda uyuşturucu kullanımında artış yaşanırken, Van Emniyet Müdürlüğü’nün sık sık uyuşturucu satıcılarına yönelik operasyon yapıldığı ve çok sayıda uyuşturucu madde ele geçirdikleri yönünde servis ettikleri haberler dikkat çekiyor. Kentte yaşayan halk yetkililerin uyuşturucuya karşı yeteri kadar mücadele etmediklerini belirtirken, bağımlılıktan kurtulanlar ise polisin uyuşturucu madde satışına göz yumduğunu söyledi.
Van’da yaşayan D.O., 13 yıldır uyuşturucu bağımlısı olan oğlu için mücadele ediyor. Oğlunu uyuşturucudan vazgeçirmek için bir çok yetkili kuruma başvurduğunu söyleyen D.O., yetkililerin ise kendilerine yardımcı olmadığını dile getirdi. Madde bağımlılığına karşı mücadele çağrısında bulunan D.O., satıcıların da cezalandırılmasını istedi.
“SATANLARA CEZA VERİLSİN”
Uyuşturucu satıcılarına verilen cezaların yetersiz olduğunu belirten D.O., “Satanlara yönelik büyük cezaların olması lazım, yoksa ‘5 gün, 1 ay yatarım, çıkarım, yine devam ederim’ diye düşünüyorlar. Devletin, halkın buna bir çare bulması lazım, benim evladım ölüyor” dedi.
Oğlunu defalarca hastaneye yatırmak istediğini ancak yeterli desteği görmediğini söyleyen D.O., “Oğlum desteği sadece anne ve babasından aldı. Hastaneye başvurduk, ‘gidin bir ay sonra gelin’ dediler. 1 ay sonra gittik, bir gün yatıp çıktı. Krizi atlatamadığını söylediler, kriz içinde eve geri geldi” diye belirtti.
“OKUL KAPISINDA SATILIYOR”
Son günlerde Van Emniyet Müdürlüğü’nün çok sayıda uyuşturucu satıcısına yönelik operasyon yaptıklarına dair servis edilen haberlerin gerçeği yansıtmadığını söyleyen D.O., “Doğru olsa, bu kadar uyuşturucu yakalanıyorsa, neden bütün okulların kapısında hala satılıyor?” diye sordu.
Amerika
Beyaz Saray eski danışmanı Bannon: Derin devlet Trump’a suikast düzenlemeyi planlıyor

Eski Beyaz Saray Danışmanı Steve Bannon Infowars’ta sağcı komplo teorisyeni Alex Jones’a verdiği röportajda, derin devletin Trump’a suikast düzenlemeyi planladığını söyledi.
Beyaz Saray eski danışmanı Steve Bannon, “derin devletin” eski Devlet Başkanı Donald Trump’a suikast düzenlemeyi planladığını ve Florida’daki Mar-a-Lago malikanesine yapılan baskın sırasında FBI’ın Trump’a karşı delil yerleştirdiğini iddia etti. Bannon, Infowars’ta sağcı komplo teorisyeni Alex Jones’a verdiği röportajda, “Başkan Trump’a gerçekten suikast düzenlemeye çalışmanın idari devleti ve onun derin devlet aygıtını aşan bir şey olduğunu düşünmüyorum. Bence her şey ihtimal dahilinde” dedi. Bence güvenlik hiç olmadığı kadar üst düzeye çıkarılmalı. Dürüst olmak gerekirse, bence bu sabah Trump, Mar-a-Lago’ya uçmalı, öğle saatlerinde oradan çıkmalı ve hey, Birleşik Devletler başkanlığına adayım demeliydi. Bu da kapak olsun.
Geçen ay Bannon, 6 Ocak komitesi önünde ifade vermesi için Kongre’den gelen celbe uymamaktan iki kez suçlu bulundu ve en fazla iki yıl hapis cezasıyla cezalandırılabilir.
Ayrıca FBI’ın Trump’ın Mar-a-Lago konutuna yaptığı baskını da “saygısızlık” diye nitelendirdi.
Bizim… sizin [Donald Trump] Mar-a-Lago’ya, tam olarak saygısızlık ettikleri yere gitmeniz gerekiyor, çünkü bu bir saygısızlıktı. Bunu bilerek yaptılar. Mar-a-Lago’nun sadece Maga’da [Amerika’yı Yeniden Harika Yap hareketi] değil, Amerikan halkında nasıl bir yankı uyandırdığını anlıyorlar.
Bannon, Florida’daki Mar-a-Lago mülkünü “birçok ikonik ana” tanıklık etmiş, “bu ülkedeki en müthiş binalardan biri” olarak tanımladı.
Mülk, başta merhum Japonya Başbakanı Şinzo Abe, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro olmak üzere bazı önemli devlet başkanlarını ağırladı. Trump ayrıca Kuzey Kore’nin füze denemesine Birleşik Devletler’in vereceği yanıtı da Palm Beach’teki mülkünden koordine etti. Bunlara atıfta bulunan Bannon şöyle konuştu:
Orada o kadar çok önemli şey oldu ki… Özellikle de Ulusal Arşiv’deki bu idari mesele yüzünden gidip bu şekilde saygısızlık yapmaları… Senin de bildiğin gibi Alex, olta atma ya da bir şeyler yerleştirme peşinde oldukları çok açık, bunu onların yanına bırakmazdım… Bu yaptıkları suç.
FBI ve Adalet Bakanlığı esasen kanunsuz suç örgütleridir. Pazartesi günü, eski başkanın Palm Beach’teki evine, Beyaz Saray’dan resmi başkanlık kayıtlarının çıkarılmasıyla ilgili bir soruşturmanın parçası olduğu anlaşılan bir baskın düzenlendi.
Trump baskınları “savcılığın görevi kötüye kullanması” ve 2024 başkanlık seçimlerinde aday olmasını engellemeye yönelik “adalet sisteminin silah haline getirilmesi” olarak kınadı.
Yorumlar